Kas ve iskelet sistemi ağrıları, vertigo, eklem disfonksiyonu ve romatizmal hastalıklar gibi birçok rahatsızlık, kulak içi vagus sinir stimülasyonu ile tedavi edilebilecek. Avrasya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Alper Perçin, bu yöntemin bilim dünyasında önemli bir yer edindiğini belirtti.

Vagus Sinir Stimülasyonu Nedir?

Vagus sinir stimülasyonu, elektriksel uyarım yoluyla merkezi sinir sistemini etkileyen ve beyin plastisitesinden yararlanan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, özellikle miyofasiyal ağrı sendromu, fibromiyalji, epilepsi, inme ve romatoid artrit gibi hastalıkların tedavisinde kullanılıyor. Dr. Perçin, "Bu teknik, cerrahi müdahale gerektirmeden dış kulak yoluyla uygulanabiliyor. Bu da hastalar için büyük bir avantaj sağlıyor" dedi.

Nasıl Uygulanıyor?

Transkutanöz vagus sinir stimülasyonu, dış kulakta vagus sinirinin auriküler dalına elektriksel uyarılar göndererek çalışıyor. Bu yöntem, invazif olmayan bir tedavi seçeneği sunuyor. Dr. Perçin, "Elektrotlar, bir stimülasyon kutusuna bağlı ve tedavi eden sağlık profesyoneli tarafından yoğunluğu ayarlanabiliyor. Bu, hastaların ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir tedavi imkanı sağlıyor" ifadelerini kullandı.

Kimler İçin Uygun?

Bu tedavi yöntemi, öncelikle otonom sinir sisteminin değerlendirilmesiyle belirleniyor. Kalp hızı değişkenliği ölçümü, bu değerlendirmenin temelini oluşturuyor. Dr. Perçin, "Eğer ölçümler sempatik sinir sistemi lehine sonuç verirse ve hasta hekimi tarafından uygun görülürse, bu tedavi yöntemi uygulanabilir" dedi.

• Miyofasiyal ağrı sendromu
• Fibromiyalji
• Epilepsi
• İnme
• Romatoid artrit

Avrasya Üniversitesi’nin bu çalışması, Science Citation indeksli dergilerde yayınlanarak bilim dünyasında büyük bir ilgi gördü. Ayrıca, TÜBİTAK projesi olarak da desteklenen bu çalışma, kas ve iskelet sistemi ağrıları çeken hastalar için umut vaat ediyor.

Sonuç olarak, kulak içi vagus sinir stimülasyonu, ağrı tedavisinde devrim niteliğinde bir adım olarak görülüyor. Bu yöntem, cerrahi müdahale gerektirmeden, hastaların yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor.